Zamanlar
Zamanlar
(Tenses)
Geniş Zaman
Tekil | Çoğul | I walk | we walk |
you walk | you walk |
he/she/it walks | they walk |
I sleep | we sleep |
you sleep | you sleep |
he/she/it sleeps | they sleep |
I am | we are |
you are | you are |
he/she/it is | they are |
Geniş Zaman, fiilin yalın halini ("
write","
work"); veya, üçüncü tekil şahıs özneleri ("
he","
she""
it") için, fiilin yalın hali + "
s" ("
writes","
works") kullanır.
Konuşan veya yazana göre, şimdi mevcut olan, gerçeklere dayalı ve daimî bir hareketi ifade eder. Şimdiki zamandan farkı, hareketin gerçekleşmesinin şu an şart olmamasıdır.
| Belirli bir zamanı olmayan olay | | Gerçekte şu an olan bir olay |
| It rains a lot in Rize. İt reyns ı lot in Rize. Rize'de hayli yağmur yağar/yağıyor. | | It is raining in Rize. İt iz reyning in Rize. Rize'de yağmur yağıyor. |
|
| Mevcut bir harekettir; fakat şu an bisikletin üzerinde değildir. |
| I use my bike1 to get around town2. Ay yu_z may bayk tu get ıraund taun . Ben kasaba2da dolaşmak için benim bisikletim1i kullanırım/kullanıyorum. |
Bir anda aniden olan bir şey, ya geniş zaman ya da şimdiki zamanla ifade edilebilir.
| Watch1 him1 now1: he2 holds down2 [is holding down] the control key1 at the same time2 that3 he presses3 [is pressing] the letter2 d . Voç him nau : hi_ houldz daun dı kıntroul ki_ et dı seym taym det hi_ presiz dı letı di. Şimdi1 o1nu seyret1: o d harfi2ne basıyor ol3duğu3 aynı zamanda2 o2 kontrol tuşu1nu tutuyor2. |
Geniş zaman, insan veya doğa tarafından planlanmış olayları tarif etmek için de kullanılır.
| High tide is at 3:15 p.m. Hay tayd iz et 3:15 piem Gelgit kabarma saati öğleden sonra 3:15'tedir. | | The Olacak O Kadar Program starts at 9:00 p.m. Dı Olacak O Kadar Prougrem sta_ts et 9:00 piem Olacak O Kadar Programı öğleden sonra 9:00da başlar. |
Geniş zaman, Hayalî veya tarihî bir şeyi hikâye gibi anlatırken de kullanılır.
| We were watching the back door when, all of a sudden1, in2 walks Ece. Vi_ vö_ voçing dı bek do_ ven , o_l ov ı sadın , in vo_ks Ece. Ansızın1, Ece içeriye2 girerken, biz arka kapıyı gözetliyorduk. |
Haberleşmenin fiilleriyle, geniş zaman, geçmiş bir hareketi akla getirmek için kullanılabilir.
| Ece tells me1 that she2 took her brother1 to the dentist2. Ece telz mi_ det şi_ tu_k hö_ bradı tu dı dentist . Ece o2nun onun erkek kardeşi1ni dişçi2ye götürdüğünü ban1a anlatır. |
En acayip biçimde, geniş zaman, özellikle "
arrive","
come","
leave" fiilleriyle, gelecekteki bir plan veya programı akla getirmek için kullanılabilir.
| The train1 from1 İstanbul arrives this afternoon2 at2 two3 o'clock. Dı treyn from İstanbul ırayvz dis a_ftınu_n et tu_ ı'klok . İstanbul'dan1 tren1 bu öğleden sonra2 saate göre iki3de2 varır. |
Geniş zamanda sıklıkla kullanılan bazı zaman ifadeleri all the time | every class | every holiday | every month | every week | most of the time | often | sometimes |
always | every day | every hour | every semester | every year | never | rarely | usually |
Örnek cümleler | The Fenerbahçe sometimes practice in this gymnasium . Dı Fenerbahçe samtaymz prektis in dis cimneyzi_ım. Fenerbahçe bu jimnastik salonunda bazen antrenman yapar. | | I walk to work1 every day2. Ay vo_k tu vö_k evri_ dey . Ben her gün2 iş1e yürürüm. |
|
| Dr. Filiz operates according1 to her2 own3 schedule. Doktı Filiz opıreytz ıko_ding tu hö_ oun şedyu_l . Doktor Filiz onun2 kendi3 listesine göre1 ameliyat eder. | | The shipment arrives tomorrow1 at 2 p.m2. Dı şipmınt ırayvz tımorou et 2 piem Gönderilen mal yarın1 öğleden sonra2 2'de varır. |
|
| Coach Fatih recruits players1 from1 countries2 outside2 the Turkey. Kouç Fatih rikru_ts pleyıs from kantri_z autsayd dı Tö_ki_. Antrenör Fatih Türkiye'nin dışındaki2 ülkeler2den1 oyuncular1ı alır. |
|
| Bülent tells me1 he2 has committed to Galatasaray. Bülent telz mi_ hi_ hez kımitit tu Galatasaray. Bülent ban1a o2nun Galatasaray'a kendini sorumlu kıldığını anlatır. |
|
| We1 work1 really1 hard2 to make3 this2 a success, and then4 look2 what3 happens3. Vi_ vö_k ri_ıli_ ha_d tu meyk dis ı sıkses , end den luk vot hepıns . Biz1 bu2nu3 bir başarı kılmak için3 gerçekten1 sıkı2 çalışırız1, ve sonra4 ne3 oluyor3a bakarız2. |
|
| Every1 time1 that2 kid2 finishes1 a3 sandcastle3, the waves4 come2 in and wash3 it away3. Evri_ taym det kid finişz ı sendka_sıl , dı veyvs kam in end voş it ıvey . Şu2 çocu2ğun1 bir3 kumdan kale3yi bitir1diği her1 zaman1, dalgalar4 içeriye girer2 ve onu alıp götürür3. |
Geçmiş Zaman
Tekil | Çoğul | I walked | we walked |
you walked | you walked |
he/she/it walked | they walked |
I slept | we slept |
you slept | you slept |
he/she/it slept | they slept |
I was | we were |
you were | you were |
he/she/it was | they were |
Geçmiş Zaman, düzenli fiiller için fiilin yalın hali ("
scream","
work") + "
ed" ("
screamed","
worked") kullanır. Düzensiz fiiller için, fiilin 2.halini ("
slept","
drank","
drove") kullanır.
Konuşan veya yazana göre geçmiş zamandaki bir hareketi belirtir.
Zaman süreci bittiği zaman kullanılır.
| They went to Antalya last Christmas. Dey vent tu Antalya la_st Krismıs . Onlar geçen Noel Antalya'ya gittiler. |
Zaman süreci belirli olduğu zaman kullanılır.
| They visited their1 mother1 last2 week2. Dey vizitit deı madı la_st vi_k . Onlar geçen2 hafta2 onların1 annesi1ni ziyaret ettiler. |
"
for" ile, hareket bittiği zaman kullanılır.
| He worked with1 the FBI for2 two months. Hi_ vö_kt vid dı EfBiAy fo_ tu_ mants . O iki ay süresince2 FBI'da1 çalıştı. |
Geçmiş zaman ile yakın geçmiş zaman arasındaki fark için,
Yakın Geçmiş Zaman'a bakınız.
Örnek cümleler | When she was1 a1 girl1, she walked2 five2 kilometers2 to school3 every3 day4. Ven şi_ vaz ı gö_l , şi_ vo_kt fayv kilımi_tıs tu sku_l evri_ dey . O bir1 kız1 ol1duğu zaman, o her3 gün4 okul3a beş2 kilometre2 yürürdü2. | | Süleyman slept through the entire class. Süleyman slept tru_ dı intayı kla_s. Süleyman bütün ders boyunca uyudu. |
|
| We1 worked1 really1 hard2 to make3 this2 a1 success1, but then4 Niyazi ruined2 it3 with his2 carelessness2. Vi_ vö_kt ri_ıli_ ha_d tu meyk dis ı sıkses , bat den Niyazi ru_ind it vid hiz keılısnıs . Biz1 bu2nu3 bir1 başarı1 yapmak için3 gerçekten1 sıkı2 çalıştık1, ama sonra4 Niyazi onun2 dikkatsizliği2yle o3nu mahvetti2. |
|
| Every1 time1 I1 finished1 a2 sandcastle2, the waves3 came2 in and washed3 it2 away3. Evri_ taym Ay finişt ı sendka_sıl , dı veyvs keym in end voşt it ıvey . Ben1im1 bir2 kumdan kale2yi bitir1diğim her1 zaman1, dalgalar3 içeriye girdi2 ve o2nu alıp götürdü3. |
|
| Tarzan dove1 into1 the swamp1 and swam2 toward2 the alligator2. Tarzan dav intu_ dı svomp end svem tıvo_d dı elıgeytı . Tarzan bataklı1ğın içine1 daldı1 ve timsah2a doğru2 yüzdü2. |
Gelecek Zaman
Tekil | Çoğul | I will walk | we will walk |
you will walk | you will walk |
he/she/it will walk | they will walk |
I will sleep | we will sleep |
you will sleep | you will sleep |
he/she/it will sleep | they will sleep |
I will be | we will be |
you will be | you will be |
he/she/it will be | they will be |
Gelecek Zaman, yardımcı fiil "
will" veya "
shall", ve fiilin yalın halini kullanır.
Konuşan veya yazana göre gelecek zamandaki bir hareketi belirtir.
| She will leave soon. Şi_ vil li_v su_n. O yakında ayrılacak. | | We shall overcome. Vi_ şel ouvıkam . Biz üstesinden geleceğiz. |
Gelecek, "
go"'nun sürekli şekli + fiilin mastar hali ile de ifade edilebilir.
| He is going to faint. Hi_ iz gouing tu feynt. O bayılacak. |
Gelecek zamanı ima etmek için, şimdiki zaman da kullanılabilir.
| I am leaving later1 today2. Ay em li_ving leytı tıdey . Ben bugün2 daha geç1 ayrılıyorum. |
Gelecekteki bir planlamayı, komutu, veya olasılığı iletmek için; "
be to" +
mastar yapısı kullanılabilir.
| There is to be an investigation1 into1 the mayor2's business3 affairs4. Deı iz tu bi_ ın investigeyşın intu_ dı meyı 'z biznıs ıfeıs . Belediye başkanı2nın iş3 ilişkileri4ne1 bir soruşturma1 (var) olacak. |
| You are to be back on1 the base1 by2 midnight2. Yu_ a_ tu bi_ bek on dı beys bay midnayt . Sen gece yarısı2na kadar2 üs1se1 dönmüş olacaksın. |
| If he is to pass this exam , he 'll have to study harder. İf hi_ iz tu pa_s dis igzem, hi_'l hev tu stadi_ ha_dı . Eğer o bu sınavı gececekse, o daha sıkı çalışmak zorunda olacak. |
Örnek cümleler | We will be victorious ! Vi_ vil bi_ vikto_ri_ıs! Biz muzaffer olacağız! | | We are going to win this race. Vi_ a_ gouing tu vin dis reys. Biz bu yarışı kazanacağız. | |
|
| The bus1 arrives at three2 this afternoon3. Dı bas ırayvz et tri_ dis a_ftınu_n . Otobüs1 bu öğleden sonra3 üç2te varır. | | The boss1 is announcing his retirement2 at1 today3's meeting4. Dı bos iz ınaunsing hiz ritayımınt et tıdey 'z mi_ting . Patron1 bugün3ün toplantısı4nda1 onun emekliliği2ni ilan ediyor. |
Yakın Geçmiş Zaman
Tekil | Çoğul | I have walked | we have walked |
you have walked | you have walked |
he/she/it has walked | they have walked |
I have slept | we have slept |
you have slept | you have slept |
he/she/it has slept | they have slept |
I have been | we have been |
you have been | you have been |
he/she/it has been | they have been |
Yakın Geçmiş Zaman, "
to have"'în geniş zamanı + fiilin -mış yapılı ortacını kullanır.
Geçmişteki bir noktada tamamlanmış/bitmiş veya geçmişten şu ana kadar uzayan bir hareketi ifade eder.
| I have walked two kilometers already . Ay hev vo_kt tu_ kilımi_tıs o_lredi_. Ben şimdiden iki kilometre yürüdüm.(Ve ben hâlâ yürüyorum) |
|
| I have run the İstanbul Marathon. Ay hev ran dı İstanbul merıtın . Ben İstanbul Maratonu'nda koştum.(Fakat bu bir süre önceydi) |
|
| The critics1 have praised the film2 Braveheart since it came out. Dı kritiks hev preyzd dı film Breyvha_t sins it keym aut. Eleştirmenler1 Braveheart filmi2ni o ortaya çıktığından bu yana övdüler. (Ve övmeye devam ediyorlar) |
Geçmiş zaman ile yakın geçmiş zaman arasında yapılan seçim, sıklıkla, fiile eşlik eden zarf niteliğindeki ifadelerle sağlanır.
Bir zaman sürecinden söz eden zarflarla birlikte, geçmiş zaman kullanılır.
| I studied all night/yesterday/on Wednesday. Ay stadi_d o_l nayt /yestıdey /on Venzdey . Ben bütün gece/dün/Çarşamba günü çalıştım. |
Geçmişte başlayıp şimdiye kadar gelen zarflarla birlikte, yakın geçmiş zaman kullanılır.
| I have studied up to now/lately /already . Ay hev stadi_d ap tu nau/leytli_/o_lredi_. Ben şimdiye kadar/son zamanlarda/zaten çalıştım. |
"
today","
this month","
for an hour" gibi zarf niteliğindeki zaman işaretleyicileri, ya geçmiş zaman ya da yakın geçmiş zaman alabilirler.
| I worked/have worked hard1 today. Ay vö_kt /hev vö_kt ha_d tıdey. Ben bugün sıkı1 çalıştım. |
Yakın geçmişteki bir olayı bildirmede/rapor etmede, genellikle, yakın geçmiş zaman kullanılır.
| The company1's current1 CEO has lied repeatedly to1 her2 employees2. Dı kampıni_ 'z karınt SİO_ hez layd ripi_tidli_ tu hö_ employi_s . Şirket1in şimdiki1 CEO'su onun2 çalışanları2na1 defalarca yalan söyledi. |
Fakat, daha uzak bir geçmişteki bitmiş olayı bildirmede/rapor etmede, genellikle, geçmiş zaman kullanılır.
| Mustafa Kemal Pasha encouraged his troops. Mustafa Kemal Pa_şı inkaricd hiz tru_ps. Mustafa Kemal Paşa onun askerlerini cesaretlendirdi. |
Yakın geçmiş zaman için zaman sınırları nispeten esnek olduğundan dolayı (şimdiye kadar uzaması), geçmiş zamana göre daha az belirlidir.
| İsmail has worked with1 some of2 the best1 chefs1 of3 Europe [in4 the course2 of5 his2 long3 and continuing4 career3]. İsmail hez vö_kt vid sam ov dı best şefs ov Yuııp [in dı ko_s ov hiz long end kıntinyu_ing kıriı ]. İsmail [onun2 uzun3 ve devam eden4 meslek yaşamı3nın5 alanı2nda4] Avrupa'nın3 en iyi1 profesyonel aşçıları1nın2 bazıları ile1 çalıştı. |
|
| İsmail worked with1 Chef Pierre LeGout [when he lived in2 Paris]. İsmail vö_kt vid Şef Pyeı LöGot [ven hi_ livd in Peris]. İsmail [o Paris'te2 yaşadığı zaman] Profesyonel Aşçı Pierre LeGout ile1 çalıştı. | |
| İsmail'in çalışma konusu, yakın geçmiş zamandan geçmiş zamana doğru bir daralma gerçekleştirdi. |
Örnek cümleler | For1 five1 generations1, members2 of2 my2 family3 have been doctors4. Fo_ fayv cenıreyşıns , membıs ov may femıli_ hev bi_n doktız . Beş1 nesil1dir1, benim2 ailem3in2 üyeleri2 doktor4 oldu. |
|
| She has swum the Bosphorus every summer. Şi_ hez svım dı Bosforıs evri_ samı . O her yaz Boğaziçi'ni yüzdü. | | How long has it1 been since the last time we2 met? Hau long hez it bi_n sins dı la_st taym vi_ met? Biz2im karşılaştığımız en son zamandan beri (o1) ne kadar süre oldu? |
Miş'li Geçmiş Zaman
Tekil | Çoğul | I had walked | we had walked |
you had walked | you had walked |
he/she/it had walked | they had walked |
I had slept | we had slept |
you had slept | you had slept |
he/she/it had slept | they had slept |
I had been | we had been |
you had been | you had been |
he/she/it had been | they had been |
Miş'li Geçmiş Zaman, "
to have"'în geçmiş zamanı("
had") + fiilin -mış yapılı ortacını kullanır.
Olan başka bir şeyden önce geçmişteki bir noktada tamamlanmış/bitmiş olan hareketi ifade eder.
| I had walked two kilometers1 by lunchtime2. Ay hed vo_kt tu_ kilımi_tıs bay lançtaym . Ben yemek vakti2ne kadar iki kilometre1 yürümüştüm. |
|
| I had run three1 other2 marathons1 before entering2 the İstanbul Marathon. Ay hed ran tri_ adı merıtıns bifo_ entıing dı İstanbul Merıtın . Ben İstanbul Maratonu'na katılma2dan önce diğer2 üç1 maraton1 koşmuştum. |
Örnek cümleler | Prior1 to the Revolutionary War, Washington had been a2 surveyor1 and land2 speculator3 . Prayı tu dı Revılu_şınıri_ Vo_, Voşingtın hed bi_n ı sıveyı end lend spekyıleytı . Devrimci Savaş'tan önce1, Washington bir2 arazi ölçme memuru1 ve arsa2 vurguncusu3 olmuştu. |
|
| Aunt1 Zehra had invested heavily in1 the air-conditioning2 industry3 before2 the Great Crash of3 1988. A_nt Zehra hed investıd hevıli_ in dı eı kındişıning indıstri_ bifo_ dı Greyt Kreş ov 1988. Zehra Teyze1 1988'in3 Büyük İflas'ından önce2 yoğun biçimde havalandırma2 endüstrisi3ne yatırım yapmıştı. |
|
| She had swum the Bosphorus every summer until 2002. Şi_ hed svım dı Bosforıs evri_ samı antil 2002. O 2002'ye kadar her yaz Boğaziçi'ni yüzmüştü. | | How long had it1 been since you2 saw each other3? Hau long hed it bi_n sins yu_ so_ i_ç adı ? Siz2 birbiriniz3i gördüğünüzden beri (o1) ne kadar zaman olmuştu? |
Miş'li Geçmiş Gelecek Zaman
Tekil | Çoğul | I will have walked | we will have walked |
you will have walked | you will have walked |
he/she/it will have walked | they will have walked |
I will have slept | we will have slept |
you will have slept | you will have slept |
he/she/it will have slept | they will have slept |
I will have been | we will have been |
you will have been | you will have been |
he/she/it will have been | they will have been |
Miş'li Geçmiş Gelecek Zaman, "
will have" + fiilin -mış yapılı ortacını kullanır.
Gelecekteki bir noktada tamamlanmış/bitmiş olacak olan bir hareketi ifade eder.
| I1 will have spent all2 my1 money1 by this2 time2 next3 year3. Ay vil hev spent o_l may mani_ bay dis taym nekst yiı . Ben1 gelecek3 yıl3 bu2 zaman2a kadar benim1 param1ın hepsi2ni harcamış olacağım. |
|
| I1 will have run successfully in three1 marathons if I can finish this2 one2. Ay vil hev ran sıksesfıli_ in tri_ merıtıns if Ay ken finiş dis van . Eğer ben bu2 bir tanesi2ni bitirebilirsem ben1 üç1 maratonda başarıyla koşmuş olacağım. |
Örnek cümleler | By1 this1 time1 next2 week2, I will have worked on2 this project3 for3 twenty3 days4. Bay dis taym nekst vi_k , Ay vil hev vö_kt on dis procekt fo_ tventi_ deys . Gelecek2 hafta2 bu1 zaman1a kadar1, bu proje3de2 yirmi3 gün4dür3 çalışmış olacağım. |
|
| Before he sees his1 publisher1, Yaşar will have finished four2 chapters2 in his new3 novel3. Bifo_ hi_ si_s hiz pablişı , Yaşar vil hev finişt fo_ çeptız in hiz nyu_ novıl . O onun1 yayıncısı1nı görmeden önce, Yaşar onun yeni3 romanı3nda dört2 bölüm2ü bitirmiş olacak. |
|
| Undemocratic1 parties1 will have been in1 the parliament2 for2 nearly half3 of3 the twentieth2 century4 . Andemıkretik pa_ti_z vil hev bi_n in dı pa_lımınt fo_ niıli_ ha_f ov dı tventi_it sençıri_ . Demokratik olmayan1 partiler1 neredeyse yirminci2 yüzyıl4ın3 yarısı3 süresince2 parlamento2da1 olmuş olacaklar. |
|
| How long1 will it1 have been since we2 were together2? Hau long vil it hev bi_n sins vi_ vö_ tıgedı ? Biz2 beraber2 olduğumuzdan beri (o1) ne kadar zaman1 olmuş olacak? | |
Şimdiki Zaman
Tekil | Çoğul | I am walking | we are walking |
you are walking | you are walking |
he/she/it is walking | they are walking |
I am sleeping | we are sleeping |
you are sleeping | you are sleeping |
he/she/it is sleeping | they are sleeping |
I am being | we are being |
you are being | you are being |
he/she/it is being | they are being |
Şimdiki Zaman, "
to be"'nîn geniş zamanı + fiilin -en yapılı ortacını kullanır.
Şimdi/şu an olan/devam eden bir hareketi ifade eder.
| He1 is buying all2 his1 family1 's Christmas gifts2 early this2 year3. Hi_ iz baying o_l hiz femıli_ 'z Krismıs gifts ö_li_ dis yiı . O1 onun1 ailesi1nin tümü2nün Noel hediyeleri2ni bu2 yıl3 erkenden satın alıyor. |
|
| I am working through the holiday1 break2. Ay em vö_king tru_ dı holidey breyk . Ben tatil1 arası2 boyunca çalışıyorum. | |
|
| Cansu is being a1 really good2 girl1 in1 these3 days2 before2 Ramadan . Cansu iz bi_ing ı ri_ıli_ gud gö_l in di_z deys bifo_ Remıda_n. Cansu Ramazan'dan önce2 bu3 günler2de1 gerçekten iyi2 bir1 kız1 oluyor. |
Şimdiki zaman, özellikle bir yerden/durumdan başka bir yere/duruma olan hareketi veya bir plan fikrini ileten fiillerle birlikte, gelecekte olacak olan bir hareketi genellikle
zaman zarflarıyla belirtebilir.
| The team1 is arriving in two hours2. Dı ti_m iz ırayving in tu_ auız . Takım1 iki saat2 içinde varıyor. | | He 's moving to Muğla this summer. Hi_'z mu_ving tu Muğla dis samı . O bu yaz Muğla'ya hareket ediyor. |
Sürekli zaman şekilleri, genellikle statik olmayan sadece dinamik fiillerle birlikte olabilir. Daha fazla bilgi için,
Sürekli Fiiller'e bakınız.
Örnek cümleler | The summer is passing too1 quickly2. Dı samı iz pa_sing tu_ kvikli_ . Yaz çok1 çabucak2 geçiyor. | | Mesut is acting like his father. Mesut iz ekting layk hiz fa_dı . Mesut onun babası gibi davranıyor. | | Is he1 being good to you2? İs hi_ bi_ing gud tu yu_ ? O1 san2a iyi davranıyor mu? |
|
| Some1 football1 players2 are not being good2 role models3 for youngsters4. Sam futbo_l pleyıs a_ not bi_ing gud roul modıls fo_ yangstıs . Bazı1 futbol1 oyuncuları2 gençler4 için iyi2 rol model3 oluyor değildir (olmuyor). |
Şimdiki Geçmiş Zaman
Tekil | Çoğul | I was walking | we were walking |
you were walking | you were walking |
he/she/it was walking | they were walking |
I was sleeping | we were sleeping |
you were sleeping | you were sleeping |
he/she/it was sleeping | they were sleeping |
I was being | we were being |
you were being | you were being |
he/she/it was being | they were being |
Şimdiki Geçmiş Zaman, "
to be"'nîn geçmiş zamanı + fiilin -en yapılı ortacını kullanır.
Geçmişteki bir noktada olan/devam eden bir hareketi ifade eder.
| I was riding my1 bike1 all2 day2 yesterday. Ay vaz rayding may bayk o_l dey yestıdey . Ben dün bütün2 gün2 benim1 bisikletim1e biniyordum. | |
|
| Zeki was being a1 terrible2 role model1 for his3 younger4 brother2. Zeki vaz bi_ing ı terıbıl roul modıl fo_ hiz yangı bradı . Zeki onun3 daha genç4 erkek kardeşi2 için berbat2 bir1 rol model1 oluyordu. |
Şimdiki geçmiş zaman, zamanın sınırlı bir süresini belirtir. Bundan dolayı; sınırlı bir sürede bir şey olurken, geçmiş zamanda olmuş olan diğer bir şeyi belirtmek için uygun bir yoldur.
| İbrahim lost1 his watch while he was running. İbrahim lost hiz voç vayl hi_ vaz raning . İbrahim, o koşuyorken, onun saatini kaybetti1. |
Şimdiki geçmiş zaman,
tamamlanmamış hareketi de ifade edebilir. (Geçmiş zaman, tamamlanmış hareketi ifade eder.)
| I was sleeping on1 the couch1 when Oya smashed through2 the door2. Ay vaz sli_ping on dı kauç ven Oya smeşt tru_ dı do_ . Oya kapı2dan geçerek2 şiddetle çarptığı zaman ben kanepe1de1 uyuyordum. | | I slept on the couch1 last night2. Ay slept on dı kauç la_st nayt . Ben geçen akşam2 kanepe1de uyudum. |
Sürekli zaman şekilleri, genellikle statik olmayan sadece dinamik fiillerle birlikte olabilir. Daha fazla bilgi için,
Sürekli Fiiller'e bakınız.
Örnek cümleler | My father1 was always lecturing my brother2. May fa_dı vaz o_lveyz lekçıing may bradı . Benim babam1 benim erkek kardeşim2i daima azarlıyordu. | | Dad1 was working in his1 garden2 all2 morning3. Ded vaz vö_king in hiz ga_dın o_l mo_ning . Baba1 bütün2 sabah3 onun1 bahçesi2nde çalışıyordu. | | Was he1 being good to you2? Vaz hi_ bi_ing gud tu yu_ ? O1 san2a iyi davranıyor muydu? |
|
| During1 the mid1-50s, real estate1 speculators2 were buying1 all the swampland3 in2 Central Florida, and innocent2 people4 were investing2 all their3 money5 in3 bogus4 development6 projects7. Dyuıing dı mid 50s, ri_ıl isteyt spekyıleytız vö_ baying o_l dı svomplend in Sentrıl Floridı, end inısınt pi_pıl vö_ investing o_l deı mani_ in bougıs divelıpmınt procekts . 50'ler orta1sı esnasında1, gayrimenkul1 vurguncuları2 Orta Florida'daki2 bataklı3ğın tümünü satın alıyordu1, ve saf2 insanlar4 sahte4 kalkınma6 projeleri7nde3 onların3 paraları5nın tümünü yatırıyordu2. |
Şimdiki Gelecek Zaman
Tekil | Çoğul | I will be walking | we will be walking |
you will be walking | you will be walking |
he/she/it will be walking | they will be walking |
I will be sleeping | we will be sleeping |
you will be sleeping | you will be sleeping |
he/she/it will be sleeping | they will be sleeping |
"To be" fiili için şimdiki gelecek zaman yoktur. "will be being", basitçe "will be" olarak gösterilir. "We will be being happy" |
Şimdiki Gelecek Zaman, "
will be" + fiilin -en yapılı ortacını kullanır.
Gelecekteki bir noktada olacak/devam edecek bir hareketi ifade eder.
| I will be running in1 next year's İstanbul Marathon. Ay vil bi_ raning in nekst yiı 'z İstanbul Merıtın . Ben gelecek yılın İstanbul Mratonu'nda1 koşuyor olacağım. |
|
| He will be studying in the library tonight. Hi_ vil bi_ stadi_ing in dı laybıri_ tınayt . O bu gece kütüphanede çalışıyor olacak. |
Sürekli zaman şekilleri, genellikle statik olmayan sadece dinamik fiillerle birlikte olabilir. Daha fazla bilgi için,
Sürekli Fiiller'e bakınız.
Örnek cümleler | By1 this1 time1 tomorrow2 night3, I will be sleeping in2 my2 own3 bed4. Bay dis taym tımorou nayt , Ay vil bi_ sli_ping in may oun bed . Yarın2 akşam3 bu1 zaman1a kadar1, ben benim2 kendi3 yatağım4da2 uyuyor olacağım. |
|
| Next1 fall1, we1 will be enjoying all2 the vegetables2 we planted last2 spring3. Nekst fo_l , vi_ vil bi_ encoying o_l dı vectıbıls vi_ pla_ntid la_st spring . Gelecek1 sonbahar1, biz1 bizim geçen2 ilkbahar3 ektiğimiz sebzeler2in tümü2nden yararlanıyor olacağız. |
|
| Will we be spending too much1 money1 if we buy that2 big3-screen2 TV ? Vil vi_ bi_ spending tu_ maç mani_ if vi_ bay det big skri_n TiVi? Eğer biz büyük3 ekran2 televizyon satın alırsak, biz çok fazla1 para1 harcıyor olacak mıyızı? |
Şimdiki Geçmiş Sürekli Zaman
Tekil | Çoğul | I have been walking | we have been walking |
you have been walking | you have been walking |
he/she/it has been walking | they have been walking |
I have been sleeping | we have been sleeping |
you have been sleeping | you have been sleeping |
he/she/it has been sleeping | they have been sleeping |
"To be" fiili için şimdiki geçmiş sürekli zaman yoktur. "have been being", basitçe "have been" olarak gösterilir. "We have been being successful in the past" |
Şimdiki Geçmiş Sürekli Zaman, "
have" veya "
has" (üçüncü tekil şahıslar için) + "
been" + fiilin -en yapılı ortacını kullanır.
Geçmişteki bir noktada bitmiş olan veya geçmişte başlayıp olmaya devam eden sürekli bir hareketi ifade eder.
Hareket, genellikle sınırlı sürededir ve şimdiyle biraz ilişkisi vardır.
| She has been running and her heart is still1 beating fast2 . Şi_ hez bi_n raning end hö_ ha_t iz stil bi_ting fa_st . O koşmaktadır ve onun kalbi hızla2 hâlâ1 atıyor. |
Şimdiki geçmiş sürekli zaman, sık sık, çok yakın geçmişteki bir olayı belirtmek için "
just" ile birlikte kullanılır.
| It has just been raining. İt hez cast bi_n reyning. (O) şu anda yağmur yağmaktadır. |
| I have been working in the garden1 all morning2. Ay hev bi_n vö_king in dı ga_dın o_l mo_ning . Ben bütün sabah2 bahçe1de çalışmaktayım. |
Sürekli zaman şekilleri, genellikle statik olmayan sadece dinamik fiillerle birlikte olabilir. Daha fazla bilgi için,
Sürekli Fiiller'e bakınız.
Örnek cümleler | Zeynep has been writing her1 dissertation1 for the last2 six3 years2[, but she finished yesterday]. Zeynep hez bi_n rayting hö_ disıteyşın fo_ dı la_st siks yiız [, bat şi_ finişt yestıdey ]. Zeynep son2 altı3 yıl2dır onun1 tezi1ni yazmaktadır[, fakat o dün bitirdi]. |
| Have we been telling the truth1 to1 consumers2 about2 tobacco3? Hev vi_ bi_n teling dı tru_t tu kınsu_mız ıbaut tıbekou ? Biz tütün3 hakkında2 tüketiciler2e1 gerçe1ği söylemekte miyiz? |
| I have been waiting here1 for two hours1 [and I continue to do2 so2 ]. Ay hev bi_n veyting hiı fo_ tu_ auız [end Ay kıntinyu_ tu du_ sou ]. Ben iki saat1tir burada1 beklemekteyim {ve ben böyle2 yapma2ya devam ediyorum]. |
Geçmiş Sürekli Zaman
Tekil | Çoğul | I had been walking | we had been walking |
you had been walking | you had been walking |
he/she/it had been walking | they had been walking |
I had been sleeping | we had been sleeping |
you had been sleeping | you had been sleeping |
he/she/it had been sleeping | they had been sleeping |
"To be" fiili için geçmiş sürekli zaman yoktur. "had been being", basitçe "had been" olarak gösterilir. "We had been being successful before, but we somehow lost our knack" |
Geçmiş Sürekli Zaman, "
had" + "
been" + fiilin -en yapılı ortacını kullanır.
Geçmişteki bir noktada tamamlanmış olan sürekli bir hareketi ifade eder.
| I had been working in the garden1 all morning2. Ay hed bi_n vö_king in dı ga_dın o_l mo_ning . Ben bütün sabah2 bahçe1de çalışmaktaydım. | |
|
| Kemal had been painting his house1 for weeks2, but he finally gave up. Kemal hed bi_n peynting hiz haus fo_ vi_ks , bat hi_ faynli_ geyv ap. Kemal haftalar2dır onun evi1ni boyamaktaydı, fakat o sonunda vazgeçti. |
Sürekli zaman şekilleri, genellikle statik olmayan sadece dinamik fiillerle birlikte olabilir. Daha fazla bilgi için,
Sürekli Fiiller'e bakınız.
Örnek cümleler | Hemingway had been losing his self-confidence1 for1 years2 before2 the publication3 of3 'Old Man4 and the Sea5'. Hemingvey hed bi_n lu_zing hiz self konfidıns fo_ yiız bifo_ dı pablıkeyşın ov 'Ould Men end dı Si_ '. Hemingway 'Yaşlı Adam4 ve Deniz5'in3 yayımlanması3ndan önce2 yıllar2 boyunca1 onun kendine güveni1ni kaybetmekteydi. |
|
| Had they been cheating on1 the exams1 before the school2 put monitors3 in2 the classroom4? Hed dey bi_n çi_ting on dı igzems bifo_ dı sku_l put monitıs in dı kla_sru_m ? Okul2 sınıf4a2 monitörler3 koymadan önce onlar sınavlar1da1 kopya çekmekte miydi? | |
Geçmiş Gelecek Sürekli Zaman
Tekil | Çoğul | I will have been walking | we will have been walking |
you will have been walking | you will have been walking |
he/she/it will have been walking | they will have been walking |
I will have been sleeping | we will have been sleeping |
you will have been sleeping | you will have been sleeping |
he/she/it will have been sleeping | they will have been sleeping |
"To be" fiili için geçmiş gelecek sürekli zaman yoktur. "will have been being", basitçe "will have been" olarak gösterilir. "this time next year we will have been being on this committee for a decade" |
Geçmiş Gelecek Sürekli Zaman, "
will" + "
have" + "
been" + fiilin -en yapılı ortacını kullanır.
Gelecekteki bir noktada tamamlanacak olan sürekli bir hareketi ifade eder.
| Next1 Thursday1, I will have been working on1 this2 project2 for2 three3 years3. Nekst Tö_zdey , Ay vil hev bi_n vö_king on dis procekt fo_ tri_ yiıs . Gelecek1 perşembe1, ben üç3 yıl3 süresince2 bu2 proje2de1 çalışmış olacağım. |
Sürekli zaman şekilleri, genellikle statik olmayan sadece dinamik fiillerle birlikte olabilir. Daha fazla bilgi için,
Sürekli Fiiller'e bakınız.
Örnek cümleler | By1 the time1 he1 finishes this1 semester2, Avni will have been studying nothing2 but2 parasites3 for3 four2 years4. Bay dı taym hi_ finişz dis simestı , Avni vil hev bi_n stadi_ing nating bat perısaytz fo_ fo_ yiı s . O1nun bu1 dönem2i bitirdiği zaman1la birlikte1, Avni dört2 yıl4 süresince3 parazitler3den başka2 hiçbir şey2 çalışmamış olacak. |
|
| We will have been beginning to operate1 approximately1 six months2 later2. Vi_ vil hev bi_n bigining tu opıreyt ıproksımıtli_ siks mants leytı . Biz yaklaşık olarak1 altı ay2 sonra2 işletme1ye başlamış olacağız. | |
2020 Tamer Karagülle ©. Bu blogtaki içerikler Tamer Karagülle tarafından oluşturulmaktadır.